Tarih: 16.10.2025 12:15

AŞİRET DERNEKLERİ: CEYLANPINAR’DA YENİ BİR BÖLÜNMENİN EŞİĞİMİ

Facebook Twitter Linked-in

Son dönemlerde Ceylanpınar'da peş peşe açılan aşiret adıyla kurulan dernekler, ne yazık ki bir kaynaşma değil, yeni bir ayrışmanın habercisi gibi duruyor.

Bölgemiz, yıllardır feodal ilişkilerin gölgesinde kalmış bir yer. Biz bu anlayıştan kurtulmayı, modern ve eşitlikçi bir toplumsal yapıya geçmeyi düşünürken; eski düzenin yeniden canlanması, üstelik buna bazı siyasilerin de iyi niyetle ama farkında olmadan katkı sunması, ciddi bir endişe yaratıyor.

Aşiret adıyla dernek kurmak, "bizden olan" ile "bizden olmayanı" yeniden tarif etmek demektir.

Bu durum, farkında olmadan toplumsal kutuplaşmayı derinleştirir.

Bugün "hangi aşiretin oyu fazla, hangi aşiretin adayı güçlü, hangi aşiret zengin ya da nüfuzlu" gibi tartışmalar, Ceylanpınar'ı ortak bir gelecekten uzaklaştırır.

Oysa bu topraklarda bizi birleştirmesi gereken şey soyumuz değil, Ceylanpınarlılığımızdır.

Bir araya gelmemiz gereken çatı, aşiret tabelaları değil, Ceylanpınar ortak paydasıdır.

Gerçek gelişme, geçmişin isimlerinde değil, geleceğe kurduğumuz birlik duygusundadır.

Bu noktada özellikle DEM Partili belediye başkanlarının da aşiret derneklerinin açılışlarına katılmaktan kaçınması gerekir.

Çünkü sol-sosyalist bir anlayış; halkı soy, aşiret veya inanç temelinde değil, emek, eşitlik ve kardeşlik temelinde birleştirmeyi hedefler.

Halkın umudu olan bir belediye, toplumsal eşitliği güçlendirmelidir.

Ceylanpınar'ı ileriye taşıyacak olan, aşiret kimlikleri değil, ortak halkçı değerlerdir.

Unutmayalım:

Soy değil, vicdan birleştirir.

Aşiret değil, adalet yaşatır.

Ve bu kentin geleceği, ancak Ceylanpınar ortak çatısı altında yükselebilir.




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —