SÜMEYYE YALÇIN - 02.02.2024 - HİBYA - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Bursa İlçe Belediye Başkan Adayları Tanıtım Toplantısında konuştu.
Erdoğan'ın konuşmasından bazı satır başları şöyle:
"Sözlerimin hemen başında vefatını yola çıkarken derin bir teessürle öğrendiğimiz Alev Alatlı hocamıza Allah’tan rahmet diliyorum. Alev Alatlı hocamız eserleri ve fikirleriyle aramızda yaşamaya devam edecektir.
Ülkemizin son dönemde yetiştirdiği en önemli münevverlerden, tarihten bugüne ve geleceğe tespitle beraber teklif de üreten, perspektifler sunabilen Cumhurbaşkanlığı Kültür Sanat Büyük Ödülü sahibi Alev Alatlı hocamız eserleri ve fikirleri ile aramızda yaşamaya devam edecektir.
Merhumenin ailesine, sevenlerine, okurlarına baş sağlığı diliyorum. Bu arada dün vefat eden ülkemizin önde gelen sosyologlarından ilim ve fikir adamı Prof. Dr. Orhan Türkdoğan'a da Allah'tan rahmet niyaz ediyorum.
Ülkemizin fikir ve düşünce hayatında yeni bir yaprak dökümü olarak gördüğüm bu vefat nedeniyle Orhan hocamızın ailesine ve sevenlerine baş sağlığı dileklerimi sunuyorum.
Bugün Bursa'da büyükşehir belediye başkan adayımız Alinur Aktaş ile devam kararımızın ardından ilçelerimizde aday göstereceğimiz isimleri açıklamak üzere bir aradayız. Bursa, ne bizim ne milletimizin burası müstesna bir şehirdir.
Bir yanını Marmara Denizi'ne veren sırtını Uludağ'a yaslayan, ayaklarını bereketli ovalara uzatan Bursa, kuruluşun şehridir. Bursa'da dikilen çınar fidanı üç kıta yedi iklime yayılarak ecdadın asırlarca süren hak, adalet, refah mücadelesine güç ve kuvvet vermiştir.
Bursa'dan Edirne'ye oradan İstanbul'a ve nihayet Ankara'ya ulaşan başkentler silsilemizin ilk yıldızını hep kalbimizin en mutena köşesinde taşıdık.
Bağrında nice gönül sultanını misafir eden, üçlerin, beşlerin, yedilerin, kırkların şehri Bursa'nın manevi iklimi bugün de ruhumuzu aydınlatmayı sürdürüyor.
Nice şairler, yazarlar, ressamlar ilhamını Bursa'dan aldıkları eserleri ile isimlerini tarihe yazdırmışlardır. Sanayinin, ticaretin, tarımın lokomotif şehri Bursa'nın çalışkanlığını, üretkenliğini, ülkemize ve milletimize katkısını anlatmaya gerek bile yoktur.
Biz de son 21 yıldır belediye başkanlarımızla, bakanlıklarımızla, kurumlarımızla Bursa'yı hak ettiği eser ve hizmetlere kavuşturmak için gece gündüz çalıştık, çabaladık ve bu yolda yürüyoruz. Uzunca bir süre ihmal edilmişliğin sancılarıyla kıvranan Bursa'yı geleceğine güvenle bakan modern bir şehir haline dönüştürdük.
Elbette hala eksiklerimiz var. Hep söylediğimiz gibi biz bugüne kadar şehrimize kazandırdığımız eser ve hizmetleri asıl bundan sonra yapacaklarımızın bir girizgahı olarak kabul ediyoruz. İnşallah seçim tarihine yakın tekrar Bursamıza geldiğimizde bu çalışmalarımızı ayrıntılı şekilde bir kez daha sizlerle paylaşacağız.
Ama emin olun ki Bursa alt yapısı ve üst yapısı ile Türkiye Yüzyılı vizyonumuzun en iftihar verici şehirleri arasında ilk sıralarda yer alıyor. Biz istiyoruz ki Bursa'nın Türkiye Yüzyılı yürüyüşü 31 Mart'ta büyükşehir ve ilçe belediyelerinde yapacağımız tercihle daha çok hızlansın.
Ülkemizin ve şehirlerimizin önüne koyacakları hiçbir vizyonları, programları, projeleri olmayanların sırf AK Parti'ye ve Cumhur İttifakı'na kaybettirmek için gösterdikleri çabayı üzüntüyle izliyoruz.
Halbuki bizim için siyaset hayırda yarış vesilesidir. Biz rakiplerimizle eser, hizmet ve icraat konusunda yarışmak istiyoruz. Açık konuşmak gerekirse, konu eser ve hizmet olduğunda üstümüze kimseyi tanımayız. AK Parti belediyeciliği, AK Parti eser ve hizmet siyaseti rüştünü ispat etmiş bir müktesebata sahiptir.
Her kim bu hususta bizden daha iyisini yapabileceğini iddia ediyorsa hodri meydan buyursun çıksın ortaya. Ama şehri için hiçbir hayali, şehrinin insanlarına verecek hiçbir hizmeti olmayanların sırf komşunun iki gözü çıksın mantığı ile sırf nefislerini okşamak için yaptıkları cinlikleri de asla tasvip etmiyoruz.
Türkiye geçmişte yıkım siyasetiyle hareket edenlerin yol açtığı ağır maliyeti ziyadesiyle ödedi. Artık ülkeyi yeniden aynı yere döndürmenin kimseye özellikle de şehirlerimize bir faydası yok.
Biz Türkiye Yüzyılı peşinde koşarken kendi yıldızlarını parlatmaktan başka gayesi olmayanlara milletimizin gereken cevabı vereceğine yürekten inanıyoruz. İşte CHP'nin halini görüyorsunuz. Herkes bir köşe başına yapışmanın derdinde. Ne ülkenin hali, ne şehirlerimizin durumu umurlarında değil.
Daha düne kadar ittifak içinde oldukları partileri bile gözleri görmüyor, çiğneyip geçiyorlar. Kendi arkadaşlarına ve müttefiklerine bu derece hoyratça davrananların şehirlerimize ve oralarda yaşayanlara şefkat göstermesi mümkün mü?
AK Parti ve Cumhur İttifakı olarak biz sorumluluğumuzun sadece bugüne değil, asıl yeni nesillere olduğunun bilinciyle adımlarımızı atıyoruz. Layusel olmadığımızın, milletimizin gözünün üzerimizde bulunduğunun şuuruyla kararlarımızı veriyoruz.
İnsanlarımızın her adımında, her anında hep yanında olacak isimlerle şehirlerimizin hizmetine talibiz. Belediye başkanlarımızın gözü hep sizin, bizim gözümüzde hep onların üzerinde olacak. 31 Mart'ta Türkiye Yüzyılı şehirleri için hazır mıyız? 31 Mart'ta Türkiye Yüzyılı şehirleri için kararlı mıyız? 31 Mart'ta Türkiye Yüzyılı şehirlerimizi gerçek belediyecilikle taçlandırıyor muyuz? Bunun için seçim gününe kadar kapı kapı dolaşmaya var mıyız?
Seçim akşamı Türkiye haritasını Cumhur İttifakı'nın renkleriyle boyamaya var mıyız? Kendimiz ve evlatlarımız için huzurlu, mutlu, müreffeh bir geleceğin kapılarını beraberce açmaya var mıyız? Büyük ve güçlü Türkiye vizyonumuza sıkı sıkıya sahip çıkmaya var mıyız? Rabbim hepinizden razı olsun.
Eskiler önce yoldaş sonra yol derdi. Bizim en büyük yoldaşımız hiç şüphesiz erkeğiyle, kadınıyla, genci, yaşlısıyla milletimizin bizatihi kendisidir. Hangi kökenden, hangi meşrepten olursa olsun vatandaşlarımızın tamamı bu yoldaşlığın içindedir.
Tabii bir de siyasi mücadelemizde birlikte ter döktüğümüz kimi yarım asrı bulan, kimi çeyrek asra ulaşan, kimi daha yakın tarihlerde başlayan yol arkadaşlıklarımız var.
Teşkilatlarımızda, Meclis grubumuzda, belediyelerimizde, sivil topluk kuruluşlarımızda hiçbir unvanı olmasa da gönül dünyamızda birlikte yol yürüdüğümüz bu arkadaşlarımızın her birine şükranlarımı sunuyorum.
Türkiye için ne yaptıysak, milletimiz için neyi başardıysak hepsinin mücadelesini onlarla birlikte verdik, aldığımız neticelere birlikte ulaştık. Bu seçimlerde partimizi ve Cumhur İttifakı'mızı temsilen milletimizin huzuruna çıkardığımız adaylarımızın her biri de birer yol arkadaşımızdır.
Elbette bu uzun hizmet maratonunda yolda kalanlar, yolunu kaybedenler, yolunu değiştirenler olmuştur. Bundan sonra da olacaktır.
Darı bekaya irtihal eden arkadaşlarımıza buradan Allah'tan rahmet diliyor, aziz hatıralarını hürmetle yad ediyorum. Kendi tercihleriyle başka yollara yönelenleri milletimizin takdirine ve tarihe havale ediyorum.
Önemli olan ana gövdenin, ana damarın istikametini koruması, mayasını muhafaza etmesi, gözünü hedeflerimizden ayırmamasıdır. Hamdolsun yaşadığımız her imtihanda bir kez daha şahid olduğumuz üzere bu konuda hiçbir sarsılma, hiçbir gevşeme yok.
Milletimiz nasıl bizi vesayetle mücadelemizde yalnız bırakmadıysa, terörle mücadelemizde yalnız bırakmadıysa, darbecilerle mücadelemizde yalnız bırakmadıysa, siyasi ve sosyal kaos peşinde koşanlarla mücadelemizde yalnız bırakmadıysa, ekonomik tetikçilerle mücadelemizde yalnız bırakmadıysa inşallah Türkiye Yüzyılı yürüyüşümüzde de yalnız bırakmayacaktır.
31 Mart'tan sonraki sandık buluşmamız 2028 Mayıs'ında olacak. Dolayısıyla önümüzde ülkemize ve şehirlerimize ilişkin orta ve uzun vadeli programlarımızı hayata geçirebileceğimiz uzunca bir süre var.
Gerçi AK Parti olarak biz seçim başta olmak üzere iç ve dış gelişmeler ne olursa olsun ülkemizi hedeflerinden koparmama azmi ile hareket ediyoruz. Türkiye'nin artan siyasi, diplomatik, ekonomik, askeri gücünün getirdiği ilave yükleri ve riskleri bu sayede başarıyla yönetebiliyoruz.
Rüzgarın önünde savrulan kuru yapraklar misali kendi iradeleri dışında sürekli rota değiştirenlerin başlarına neler geldiğini, bölgemizdeki çok sayıda örneğinde görüyoruz, biliyoruz.
Birileri güven ve istikrar iklimini zehirleyerek Türkiye'yi de bu hale getirmek istiyor ama hamdolsun başaramadılar. Mayıs seçimlerinde bunun için çok uğraştılar. Şimdi her ne kadar mahalli seçim de olsa 31 Mart'ta istismar edebilecekleri bir sonuç almayı umuyorlar.
Ama inşallah milletimiz tercihini gerçek belediyecilikten yana yaparak bu hevesleri bir kez daha kursaklarda bırakacak. Bediye başkanlarımızdan adaylarımızdan ve teşkilatımızdan isteğimiz aldıkları emanetin hakkını vererek şehri emin sıfatına layık çalışmalar ortaya koymalarıdır.
İnsanlarımız arasında da, şehirlerimiz arasında da ayrımcılık yapmadan 85 milyonu ve 81 vilayeti kucaklayan bir anlayışla ülkemizi bugünlere getirdik. Cumhuriyet tarihinin en büyük demokrasi ve kalkınma atılımını 2023 hedeflerimizle hayata geçirdik.
Türkiye Yüzyılı vizyonumuzla ülkemizi ve milletimizi dünyada hak ettiği siyasi ve askeri güce, ekonomik refah seviyesine kavuşturana kadar durmayacağız, duraksamayacağız. Gerçek belediyecilik sözümüz işte bu gayretin, mahalli idareler boyutundaki tezahürün adıdır.
Bu anlayışla afetlere dayanıklı, dirençli, sağlam yerleşim yerleri kurarak, yeni nesil dijital teknolojilere uygun alt yapılar tesis ederek, değer üreten, ekonomilere destek olan, yerel yönetim modellerini güçlendirerek, çocuklar, yaşlılar, engelliler, gençler ve kadınlar başta olmak üzere toplumun bütün kesimlerine yönelik sosyal belediyecilik hizmetlerini genişleterek, maddi ve manevi desteklerle toplumumuzun temeli aile yapımızı koruyarak, çevreye ve tabiata duyarlı, sürdürülebilir yönetim uygulamalarını yaygınlaştırarak, mimarisi, estetikle yoğrulmuş, tarihi ve kültürel varlıkları korunmuş, huzurlu, güvenli kentler kurarak, kırsaldaki hayat şartlarını yükseltip, insanımızın doğup büyüdüğü yerde kalmasını teşvik ederek, katılımcı, kaliteli, memnuniyet esaslı yönetimlerle şehirlerimizi geleceğe hazırlamakta kararlıyız.
AK Parti ve Cumhur İttifakı belediyeleri, üretken, dinamik, şeffaf, şefkatli ve sorumlu yönetimler vasıtasıyla, erişebilir, öngörülebilir, sürdürülebilir, yenilikçi, kalkınmacı şehri insanlarıyla bütünleştiren programlar uygulayacaktır. İnsanımızın gönlünden kopup gelen bir Allah razı olsun duası bizim için dünyevi ödüllerin tamamına bedeldir."
Hibya Haber Ajansı