Cenevre?den Rojava?ya çağrı: Çocuklar savaşmasın

IŞİD, Urfa?nın Ceylanpınar ilçesinin karşı tarafına düşen bir Yezidi köyü Tilleli?ye baskın düzenleyip kadın çocuk demeden köy halkı uyurken yataklarında kesti. Amberin Zaman, Rojova`da IŞİD`e karşı savaşan `çocuk savaşçıları` buldu. YPG, Cenevre`nin çağ

GÜNCEL 7.06.2014 09:43:10 3672 0
Cenevre?den Rojava?ya çağrı: Çocuklar savaşmasın
Türkiye’de PKK’nin dağda çocukları silahlı çatışmada kullandığı iddialarının uçuştuğu bugünlerde biz de Rojava’dayız. Yani radikal İslamcı Irak Şam İslam Devleti (IŞİD) ile Suriyeli Kürtlerin silahlı halk gücü YPG’nin arasında savaşın yoğun olarak sürdüğü Suriye’nin Kürt bölgesinde...

PKK’de olduğu gibi YPG’de de çocuk savaşçıların bulunduğu iddia ediliyor. Konu, PKK ile ilgili iddialardan bir bakıma daha da can yakıcı. Çünkü Rojavalılar İslami radikal çetelere karşı var güçleriyle direniyorlar. Daha bir hafta olmadı, IŞİD, Urfa’nın Ceylanpınar ilçesinin karşı tarafına düşen bir Yezidi köyü Tilleli’ye baskın düzenleyip kadın çocuk demeden köy halkı uyurken yataklarında kesti. Rojava’yla ilgili izlenimlerimizin tümünü dönüşümüzde paylaşacağız.

Çocukların savaşa katılımı dünyanın her yerinde büyük bir sorun. Ne yazık ki Türkiye’deki son tartışmalar kör siyasete hapsediliyor. Oysa konu insani ve aynı zamanda teknik.

Bizde iktidar ve BDP birbirlerine laf yetiştirirken Cenevre merkezli sivil toplum kuruluşu Cenevre Çağrısışu sıralar Rojava’da. Taraf’a konuşan Cenevre Çağrısı yetkililerine göre YPG, çocukların kendi safhalarında ön cephede olmasa da bu çocukların, yani 18 yaş altındakilerin, örgüt bünyesinde varlığını inkâr etmiyor. YPG meseleyi ciddiye alıyor. Çözmeye kararlı, ancak savaş koşulları her şeyi daha zor kılıyor. Durum son derece nazik.

Taraf’a konuşan Cenevre Çağrısı heyeti başkanı Pascal Bongard YPG ile bir yıldır müzakere ettiklerini ve çocukların savaşa katılımlarını engellemek için gereken önlemleri almaları için bastırdıklarını bildirdi. YPG Aralık 2013’te çıkardığı bir talimatla çocukların savaşa katılımlarını yasakladı. Ancak Bongard’a göre YPG’nin aldığı tedbirlere rağmen sorun sürüyor. Ve ekliyor: “En kısa zamanda bizimle çocukları kullanamama ve savaşın etkilerinden koruma taahhütnamesi imzalayacaklarını umuyoruz.” Biz bu satırları yazarken taahhütnamenin dün imzalanması için yoğun müzakereler devam ediyordu.

Ne var ki Cenevre Çağrısı YPG ile imzalamak istediği taahhütnamenin aynısını Ekim 2013’te PKK’nin silahlı kolu Halk Savunma Güçleri (HPG) ile imzalamıştı. Peki, aileleri tarafından dağa kaçırıldıkları iddia edilen çocuklar bu tablonun neresine oturuyor? Taahhütname kâğıt üzerinde mi kaldı? Bongard sorularımız şöyle yanıtlıyor: “HPG bu taahhütnameyi bir çekince koyarak imzaladı. O da şu anlama gelmektedir: HPG 18 yaşından küçükleri herhangi koşulda savaşa sokmayacak. Ama 16 ile 18 yaş arası çocukları ayrı tutarak, yani bu yaş grubu için ayrı bir kategori yaratarak onları sadece ‘öz savunmaya dayalı’ askerî ve pedagojik eğitime tutulacaklar. Ayrıca çocuklar savaşın en uzak noktalarında konumlandırılacaklar. Vaat edilen buydu.”

Ailelerin iddialarına cevaben Bongard diyor ki: “16 yaş altında çocukların örgüte katıldıkları iddialarını araştırıyoruz. Bu konuda da HPG’nin yetkilileriyle temas hâlindeyiz.”

Biz de Rojava’da bulunduğumuz süre zarfında, kontrol noktalarında ellerinde silahlı birkaç çocuk gördük. Özellikle kadın savaşçılardan oluşan YPJ’de omuzlarında Kalaşnikov silahlarıyla devriye gezen çocuk görünümlü kızlara rastladık. Ancak YPG’nin ifadesine göre sözkonusu çocuklar “Asayiş” yani polis güçlerine bağlı olarak nöbet tutuyorlar. Üstelik bu çocuklar zaman zaman kendi aileleri tarafından gönüllü olarak kendi mahallelerinin güvenliğini sağlamak üzere kontrol noktalarına gönderiliyor.

Uluslararası meşruiyet arayışı içerisinde olan Rojava yönetimi için çocuk askerler meselesinin acilen çözülmesi gerekiyor. Cenevre Çağrısı yetkilileri YPG’nin şeffaf bir tutum içerisinde olmasını yüreklendirici bulduklarını ifade ediyorlar.

Türkiye ve PKK/ HPG arasındaki meseleye gelince

Elbette HPG’nin verdiği vaatleri yerine getirme yükümlülüğü var. Ancak devletin de bir açmazı var. O da şu: PKK ile arasındaki çatışmaların malum sebeplerden ötürü “savaş” olarak tanımlanmasını kabul etmiyor. Edemez. Bu durumda denetimci rolü üstlenebilecek Birleşmiş Milletler konuya el atamıyor. Bu da taraflara uygulanacak yaptırım mekanizmasını zayıflatıyor. Ancak İmralı, yani Abdullah Öcalan, ağırlığını koyduğu takdirde Türkiye’de de Rojava’da da çocuk askerler sorununun daha rahat çözüleceği aşikâr.