Ceylanpınar?da ?Adli Tıp Kurumu? Skandalı

Henüz 7 yaşındayken üzerine okulun bahçe kapısı düştü. Günlerce yoğun bakımda kaldı. Kimi kapı suçlu dedi, kimi kapıyı yapan. Ne raporlar işe yaradı, ne deliller, ne de görgü tanıkları. Olan 7 yaşındaki çocuğa oldu. Onun kulağı artık duymuyor, neden duyma

GÜNCEL 9.06.2014 10:05:35 2413 0
Ceylanpınar?da ?Adli Tıp Kurumu? Skandalı
Anne ‘Kabusum gerçek oldu’

Her anne gibi Fatih’in annesi de çocuğuna gözü gibi bakmış. ’’Benim en büyük kâbusum, gözümden sakındığım evladımın başına bir iş gelebilme ihtimaliydi. Oysa kâbusum gerçek oldu, olan oğluma oldu’’diyerek başlıyor konuşmasına. Yer; Şanlıurfa’ın Hilvan ilçesi, yıl 2005. Fatih Taçar,  7 yaşında ve 1. sınıf öğrencisi. Hilvan’a tatilde gitmiş, amcasının oğlunun eğitim gördüğü Yavuz Sultan Selim İlköğretim Okulu’na gidiyor. Fatih Taçar,Kuzeniyle çıkış kapısına  denizli escortklerinde ise hayatı nı karartan olay yaşandı.2,5 metre genişliğinde, 3 metre uzunluğunda ve yüzlerce kilo ağırlığındaki kapı, Fatih’in üzerine devrildi. Kafasından ve vücudunun çeşitli yerlerinden yaralandı. Önce Hilvan Devlet Hastanesi’ne götürülür, ardından Harran Üniversitesi Araştırma Fakültesi Hastanesi’ne. Burada 5 gün travma şüphesi ile yoğun bakımda tutulur ve sonra da Fatih iyileşti diye taburcu edilir.

Okul suçsuzmuş, suç yine kapıyı yapanda!

Yıl 2009, Fatih artık 11 yaşında. Bir gün babası Fatih’e seslenir ama Fatih tepki vermez. Fatih ise herkesin sadece bir kulağının duyduğunu oysa durumun öyle olmadığını o gün anlamış. Ailesi Fatih’i hastane hastane dolaştırmış, 2 ameliyat geçirmiş ama maalesef hiç bir işe yaramamış. En son yapılan muayenede kulak sinirlerinin tamamen bitmesinden kaynaklı hiç bir zaman duyamayacağı anlaşılmış. Yapacak hiçbir şey kalmayınca aile, çözümü mahkemelerde aramaya koyulmuş.
 
Taçar ailesi, okulun ihmalkârlığını esas alan bir anlayışla Milli Eğitim Bakanlığı aleyhine 80 bin lira maddi, 110 bin lira manevi olmak üzere, toplamda 190 bin lira tazminat davası açtı açmasına ama davanın süresinde açılmadığı gerekçesiyle ve o kapıyı yapan işçilerinin suçlu olduğunu, açılması gereken bir dava var ise, bu ihmalkârlığı  yapan işçilerin aleyhine olması gerektiği savunulmuş ve okul yönetiminin ise hiçbir suçu olmadığı gerekçesiyle dava reddedilmiş.

Adli tıp kurumunun komik raporu

Oysa ailenin elinde bulunan, olay yeri inceleme raporlarında bile 2,5 metre genişliğinde ve 3 metre uzunluğundaki kapının ihmalkârlık sonucu düştüğü gerçeği vardı. Bütün bu raporlara rağmen ailenin maddi tazminat talebi yine de reddedilmiş, mahkeme manevi olarak sadece 32 bin liralık tazminat miktarını aileye verilmesi kararı almış. Fakat bu miktarın neredeyse yarısı olan 15 bin liranın da davanın masrafı olarak avukatlara ve diğer harcamalara ödenmesine karar alınmış. Taçar ailesi yaşanan bu ihmalkârlığın peşini bırakmayacakları konusunda kararlı. Taçar ailesi ellerindeki raporları Adi Tıp Kurumu’na göndermiş fakat Adli Tıp Kurumu raporu komik denizli escort düzeyde çelişkilerle dolu. Bir taraftan çocuğun maluliyet tayinine mahal bulunmadığını ve 1 aya buca escort iyileşebileceğini, diğer taraftan da  %100 malul sayılması gerektiğini raporlamış. 

‘’Sağlam çocuğum, engelli olarak eve döndü’’

Çaresizlikler içerisinde ne yapacaklarını bilemeyen Taçar ailesi, ‘’Oğlumuzun sessiz bir dünyaya mahkûm olmasına mı yanalım, 9 yıldır mahkeme mahkeme dolaştığımıza mı yanalım ‘’ diyerek dert yandı. Aile ve ailenin avukatı, olayda yaşanan ihmalkârlığın  % 100 okul idaresinde olduğunu savunuyor. Davanın peşini bırakmayacağını söyleyen Taçar ailesi davayı, bir üst mahkemeye  taşıdılar. Anne Taçar ‘’Biz çocuklarımızı gözümüzden sakınıyoruz. Amacı Eğitim olan ,eğitim kurumlarının ihmalkarlıkları, çocuğumun engelli olarak eve dönmesine sebep oldu. Bizim çalacak tek kapımız devlet kapısıdır ama devletimizin mahkemeleri bizi haksız çıkarıyor. Adaletine inanıyoruz, hak yerini bulacaktır ‘’ diye ifadelerde bulundu.


ceylanpınar'da adli tıp kurumu skandalı paylaşan: ceylanpinargazetesi