Tarih: 28.11.2013 08:53
Havalar soğudu, mültecilerin durumu kötüleşiyor!
Çete saldırının yoğunlaştığı dönemde hem bu saldırılardan ham de uygulanan ekonomik ambargo alsancak escortiyle birlikte Rojava'dan ve Suriye'den İstanbul'a gelmek zorunda kalan göçmenlerin durumu kışın gelmesiyle beraber daha kötüleşiyor. Birçoğu hala Rojava'da bulunan ailelerinin geçimini sağlamak için çalışmaya denizli escortkleri İstanbul'da kötü yaşam şartları altında. İstanbul'a gelmeden önce Dêrik'te terzilik yapan Mihemed Ehmed, ailesine ekonomik anlamda destek sunmak için oradan İstanbul'a denizli escortğini belirterek, "Ben ailemin memleketten çıkmasını istemiyorum. Zaten çalışmak için olmasaydı, ben de memleketimden çıkmazdım" diye belirtti. İstanbul'da tuttukları tek odalı evde bazen 7, 8 kişiyle beraber kaldıklarını belirten Ehmed, "Memlekette durumum daha iyiydi. Görüyorsunuz durumuzu, odanın durumu ortada. Sabah 8'de kalkıp, işe gidiyoruz" diye konuştu. Ev işlerini kendilerinin yaptığını belirten Ehmed, "Temizlik olsun, yemek olsun, hepsini biz yapıyoruz. Bazen 7,8 kişi bu tek odalı, hamamın, mutfağın, yatak odasının birleşik olduğu bu evde kalıyoruz" dedi.
'Burada elektrik, su ve soba çok pahallı'
İstanbul'da hayatın çok zor olduğunu belirten Ehmed, şunları söyledi: "Bazılarımız çalışmalarının karşılığında aldıkları ücretle kendi masraflarını dahi karşılayamıyor. Ben de burada tekstilde çalışıyorum. Ben memleketteyken de bu işi yapıyordum, bundan dolayı benim için çok kötü değil. Ama bazı kişiler var kendi masraflarını dahi karşılayamıyorlar." Kışın gelişi üzerine de endişelerini dile getiren Ehmed, "Şartlarımız ortada, valla kışın da yine bu şekilde olacağız. Kimse bize yardım etmiyor, el vermiyor. Burada elektrik, su, soba çok pahalı. Burada çalışanlar bile bu ihtiyaçlarını karşılayamıyorlar" diye konuştu. Bugüne buca escort henüz devletin kendilerine yardım etmediğini belirten Ehmed, "Belki kamplarda yardım ediyorlardır, ama ben kamplara gidene buca escort memlekette olan ailemin yanına giderim. Ailemin yanında olmak benim için daha iyi" dedi.
Tek odalı bir ev için 350 lira kira
Mecburiyetten İstanbul'da kaldıklarını söyleyen Ehmed, "Görüyorsunuz, ev tek odalı. Ev sahibi 350 lira kira bizden istiyor. Valla bu parayı da bizden alana buca escort, başımıza getirmediği kalmıyor. Ev sahibi çok zengin biri, ama yine de çok kötü. Yani böyle bir ev için 350 lira kira verilir mi? Zaten elektrik ve su ile 500 lira ediyor" diye belirtti. Birçok kişinin zaten kendilerine ev vermediklerini ifade eden Ehmed, "Buradaki Kürtler değil, ama diğerlerinin çoğu böyleler. İş de vermiyorlar, işsiz kalıyoruz. Bunlardan dolayı böyle yerlerde kalmaya mecbur kalıyoruz. Gördüğün gibi durum çok iyi değil, umudumuz durumun biraz daha iyi olması, böylelikle eve gitmemiz" diye konuştu.
Baas rejimi oğluna zulüm ediyordu
Sekîna Neîf Elî ise, kendi deyişiyle "Amûda rengîn"den gelmiş. Esad rejiminin baskı ve zorlamalarından kaçıp İstanbul'a denizli escortklerini belirten Elî, Amûdê'de durumlarının iyi olmadığını ifade ederek, su ve elektriklerinin olmadığını söyledi.
Bir evde 9 kişi birlikte kalıyor
Oğlu Mistefa, gelini Necah ve torunları 9 yaşındaki Hêvî, 6 yaşındaki Ehmed ve 3 yaşındaki Amed ile birlikte kaldığını belirten Elî, bu sıralar 2 akrabalarının da yanlarında kaldığını ifade etti. Akrabalarının mallarının Halep'te yakıldığını söyleyen Elî, "Onlar da çok garibanlar. Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) tarafından malları, mülkleri Halep'te tahrip edildi. Onlar da işkence ve azaplardan kaçtılar. Halep'ten İzmir'e gittikleri sırada yolda ÖSO tarafından yolları kesildi ve yanlarında bulunan 300 doları onlardan aldılar" diye konuştu. Kiralık olarak tuttukları evlerine 500 lira verdiklerini dile getiren Elî, "Bu da bizim için ucuzlatıldı zaten. Buradaki durumuz pekiyi değil. Oğlum Mistefa dükkanların önündeki çürük sebze ve malzemeleri getiriyor. Biz öyle yemek yapabiliyoruz" dedi.
'10 gün hastanede kaldım, 4 bin lira fatura çıkardılar'
Hastalığı alsancak escortiyle hareket etmekte güçlük çektiğini de söyleyen Elî, bir süre önce 10 gün yattığı hastanede kendisine 4 bin TL'lik fatura çıkarıldığını belirterek "Parayı ödeyemedik ve galiba hükümet bundan dolayı bize dava açacak. Bizim gezmeye denizli escortğimizi sanıyorlar galiba, biz savaştan kaçtık." Kışın gittikçe yaklaştığını belirten ve ekonomik durumlarından dolayı geçimlerini sağlayamadıklarını ifade eden Elî, "Caddelere, sokaklara bakıyoruz. Yakacak, tahta getiriyoruz sokaktan. Bunlarla sobamızı yakıyoruz. Mutfak tüpümüz bitmiş zaten, yemeklerimizi sobanın üzerinde yapıyoruz" diye belirtti.
Hêvî: Okula gitmek istiyorum
Sekîna Neîf Elî'nin torunu 9 yaşındaki Hêvî ise, çok fazla dışarıya çıkmadıklarını belirterek, "En fazla kapının önünde oynuyoruz. Diğer çocukların dillerini fazla bilmiyorum, az biliyorum. Ben burada okula gidemiyorum. Okula gitmek istiyorum, öğrenmek, okumak istiyorum" diye konuştu. DİHA
Orjinal Habere Git
— HABER SONU —