Matbaa başında bir ömür

Şanlıurfa?nın Siverek ilçesinde 77 yaşında bir basın emekçisi yaşıyor. Adı Mehmet Güyüç. Yaşına rağmen, gazetecilik heyecanını kaybetmemiş. Sahibi ve çalışanı olduğu yerel İrfan Gazetesi, 92 yaşında. Atatürk?ün desteğiyle kurulan gazete, bölgenin de en e

RÖPORTAJ 26.01.2015 10:41:39 10070 0
Matbaa başında bir ömür
Cumhuriyet'in canlı tanığı bir gazete. Atatürk kurdu, Güyüç yaşatmak istiyor

Gazetenin adı; İrfan. Türkiye’nin en eski gazetelerinden biri. Gazetenin makinadan çıkmasını bekleyen ise imtiyaz sahibi ve 50 yıllık çalışanı Mehmet Güyüç. 77 yaşındaki ak saçlı Güyüç’ün yaşıtları emekliliğin tadını çıkarırken, o her gün aynı heyecanla matbaa makinasının başında gazetesinin çıkmasını bekliyor. Güyüç, "basın emekçisi" tanımını en çok hakedenlerden biri.

Basın dünyasında 66 yıl

Güyüç, basın dünyasına 1948 yılında, daha 10 yaşındayken gazete dağıtarak başlamış. Aslen Diyarbakırlı. 5 yıl boyunca kar, yağmur, çamur demeden Diyarbakır sokaklarında gazete dağıtmış. 5 yılın sonunda ağabeyi ile birlikte Siverek’e gelen Güyüç, Siverek’in Sesi gazetesinde çalışmaya başlamış. Güyüç askerdeyken ağabeyi Osman, o sıralarda kapalı olan İrfan gazetesini yeniden açtı. İki kardeş 1966 yılından itibaren İrfan gazetesini bugüne buca escort hiç ara vermeden çıkarmaya başladı. Önceleri matbaa kısmında çalışan Güyüç, sonra haberle de ilgilenir oldu. İrfan, diğer gazetenin kapanmasıyla ilçenin tek yerel yayın organı oldu ve uzun süre öyle kaldı. Güyüç, gazetenin künyesinde imtiyaz sahibi olarak geçse de, gazetenin her bölümünde çalışıyor. Haber yazıyor, redaksiyon ve sayfa tasarımı yapıyor. Kendince; ‘hâlâ çalışan en yaşlı gazeteci’. 40 yıl boyunca elle harf dizerek gazete çıkarmış. Zor olsa da o günlerde daha mutlu olduğunu söylüyor.  “Daha on yıl öncesine buca escort elle dizgi yapıyorduk, sonra ofsete geçtik. Elle dizgide bereket vardı, tek gazeteydim. Ofset sistemi gelince mantar gibi gazeteler çıkmaya başladı. Bir ara gazete sayısı dörde  çıktı. Diyelim ki bin liralık gelir varsa, dörde bölündü, 250’ye düştü. Bu ne beni doyurdu, ne onları doyurdu, hep zarar ettik.” Güyüç, gazetesi ile birlikte Türkiye’nin yakın tarihindeki birçok olaya tanıklık etmiş. Bazılarından etkilenmiş, bazılarını ise unutmamış: “Polis adam öldürdü diye bir haber yaptık. Bizim haberimiz üzerine polisi tutukladılar. Sonraki ifadede ‘çatışmadır’ dediler ve bıraktılar. Biz deliller ve şahitlerle adamı arkadan vurduklarını ispatladık. Bunu tespit edince polis tekrar tutuklandı. İki gün sonra polisin Urfa’ya götürüldüğünü duyduk, tekrar haber yaptık. Bu sırada, öldürülen kişinin kardeşi Siverek emniyet amirini öldürdü. Bunun üzerine biz de işin içine girmiş olduk. Benim iki yazı işleri müdürüm tutuklandı. Teşvik etmiş olmaktan dolayı tutuklandı. Sıkıyönetimde 5 ay yargılandılar. Beni en çok etkileyen olaylardan biridir bu.”

Hedef 2023'ü görebilmek

Güyüç, yaklaşık 50 yıldır sürdürdüğü mesleğinin en zor günlerini yaşıyor. Emekli maaşını gazeteye yatıran Güyüç'ün hedefi Cumhuriyet’le birlikte gazetesinin de 100. yılını kutlamak. “Benim hedefim gazetenin kuruluşu olan 1923’ün 100’üncü yıldönümüne buca escort bu işi götürmek. Allah ömür verirse bunu yapmak isterim. Ömür vermezse de, varislerime vasiyetimdir; 2023’e buca escort yaşatın. Sonra olursa devam edin, olmazsa kapatın. Şimdilerde kapatmamak için direniyorum. İlanlar azaldı, gelir azaldı. 5 bin lira gider var, gelir 2-3 bin lira. Borçlarımızı ödeyemez duruma denizli escortk. Kapanmanın eşiğindeyim ama direniyorum.”

Atatürk'ten İrfan'a destek

Gazetenin öyküsü de, en az sahibininki buca escort ilgi çekici. Kuruluş tarihi 19 Mayıs 1923 olarak yazsa da, aslında daha eski. Kurtuluş Savaşı yıllarında Kuvay-i Milliye bildirisi olarak yayın hayatına başlamış. Bir grup genç, Cumhuriyeti ve Mustafa Kemal Atatürk’ü destekleme ve fikirlerini yayma amacıyla bu bildirileri yazmaya başlamış. Eski tekniklerle yazdıkları tek sayfalık bildirileri köylere buca escort ulaştırmışlar. Kurtuluş Savaşı bitip, Cumhuriyet kurulunca bu çalışmalarını gazeteye dönüştürmüşler. İrfan’ın doğuşu böyle. İlk sahibi ise Mehmet Siret. Siret ve arkadaşları bir süre şapirograf adı verilen makinayla gazete çıkarmaya devam etti. Gazete ilk yıllarında zor dönemler yaşadı. Siret, daha modern matbaa makinaları almak istedi ama maddi gücü yetmedi. Bunun üzerine Atatürk’e telgraf çekerek yardım istedi. Siret’in isteğini yanıtsız bırakmayan Atatürk, bir matbaa makinası, harf ve 300 lira para gönderilmesi talimatı verdi. Yeni ekipmanlarına kavuşan İrfan gazetesi, yoluna böylece devam etti. 1929 yılında buca escort aralıksız yayınlanan gazete, bu arada el değiştirdi. Yeni sahibi Selahattin Timur oldu. Ancak Timur’un içine girdiği maddi sıkıntıların sonucu gazete kapandı. Uzun yıllar kapalı kalan gazete, 1959 yılında Osman Güyüç tarafından yeniden açıldı ve o gün bugündür yayın hayatına devam ediyor.

'İrfan bir okul'

Gazetenin en eski çalışanlarından biri de 28 yıllık muhabiri  Şükrü Dolaş. Dolaş’a göre İrfan, ilçenin siyasi ve ekonomik şekillenmesine sürekli yön verdi. Gazete aynı zamanda bir okul görevi gördü. “Bölgenin bir basın yayın fakültesi diyebiliriz. Ben şiirler yazarak başladım çalışmaya. Gazeteye sürekli araştırma yazan bir öğretmen vardı, onun teşvikleriyle köşe yazmaya başladım. Sonra muhabirlik yaptım, ulusal basına da muhabirlik yaptım. Temel beslendiğimiz yer İrfan’dır. Ulusal basında çalışan birçok arkadaşımız burdan yetişmedir.“ Türkiye’deki bazı tanınmış simaların yolu da İrfan gazetesinden geçti. Eski devlet bakanlarından Yılmaz Karakoyunlu’nun dedesi Mehmet Fikret Karakoyunla gazetenin bir dönem köşe yazarlarındandı. Kürt siyasetinin bilinen isimlerinden Avukat Serhat Bucak gazetede yazı işleri müdürlüğü yaptı.