Ocak 1996’da, gözaltına alındıktan sonra polisler tarafından dövülerek öldürülen Evrensel gazetesi muhabibri mezarı başında anıldı. Anmaya Göktepe’nin ailesi, arkadaşları ve meslektaşlarının yanı sıra Gezi Direnişi sırasında polisin attığı gaz fişeğiyle öldürülen 14 yaşındaki Berkin Elvan’ın annesi de katıldı. Cenazeye katılanlar Paris’teki Charlie Hebdo saldırısıyla ilgili ellerinde “Je Suis Charlie”, “Ben Charlie’yim” yazan siyah dövizlerler taşıdı.
Metin Göktepe cinayeti
Gerçek dergisinde gazeteciliğe başlayan Metin Göktepe, 7 Haziran 1995’te Evrensel’de çalışmaya başladı. Metin Göktepe, 8 Ocak 1996 tarihinde Ümraniye E Tipi Cezaevinde yaşamını yitiren Orhan Özen ile Rıza Boybaş’ın Alibeyköy’de yapılacak cenaze törenine ‘Mutlaka ben izlemeliyim arkadaşlar’ diyerek gitti. Polis cenaze törenine saldırdı. Yoğun polis ablukasının olduğu Alibeyköy’de 500’ün üzerinde kişi gözaltına alındı. Metin’e sarı basın kartı soruldu ve Metin’in haberi takip etmesine engel olundu. Metin cenazeyi izlemek için ‘ısrar’ edince de Evrensel gazetesinde çalıştığı ‘öğrenildi.’ Gözaltına alınarak Eyüp Kapalı Spor Salonu’na götürüldü. Polisler tarafından öldürülünceye buca escort dövüldü. Cansız bedeni, Spor Salonu’nun büfesinin yanına bırakıldı. İlk aşamada Göktepe’nin duvardan düştüğü iddia edildi. Göktepe cinayetiyle ilgili açılan dava “Güvenlik gerekçesiyle” İstanbul’dan Aydın’a, oradan da Afyon’a taşındı. 2000’de karara bağlandı. Göktepe’ye şiddet uygulayan beş polis “kastı aşan insan öldürmek” ve “faili belli olmayacak şekilde insan öldürmek” suçlarından yedişer yıl altı ay hapis cezasına çarptırıldı. Bir polis memuru ise Yargıtay’ın kararı bozmasından sonra 20 ay hapis ve beş ay kamu hizmetlerden uzaklaştırma cezası aldı. 19 Aralık 2000’de yürürlüğe giren Şartlı Tahliye ve Ceza Erteleme Yasası ile mahkum polisler cezalarını tamamlamadan serbest bırakıldı.
